ölüm tanrısı tarafından sürüldüğüm bu çöl....
bitmeyen gün batımları ve doğumları..
karanlık.aydınlık.karanlık.aydınlık.karanlık..
insanlık,en büyük paradoksu,yaşamın devamını gözden kaçırmış.
günbatımında karşıma çıkan çıplak dişi,uyuttuğum cinsel duygularımı uyandırmak için çaba bile harcamadı.onu bu yüzden sevmiştim.
aslında onu hiç sevmedim.
o hiçbir zaman var olmadı...

17 Kasım 2009 Salı

karanlık edebiyat

izleniyorum.izliyorlar.
gölgeler..yok olup yeniden var olan hayaletler
uzaktasın..halüsinasyonlar...
takip ediliyorum
kumsalda yakılmış bir ateşin etrafında dans eden karıncalar.
öksürme krizleri..
senin kabusların benim rüyalarım..
benim kabuslarım ölü bir pedofilinin ağıtları
parmaklarım vücudunun gizli yerlerinde dolaşırken
inlemelerin ve ağlamaklı çığlıkların
birileri olmaktansa
hiç kimse olmak daha mı iyi?

Hiç yorum yok: